Atina
AA muhabirine konuşan Hüseyin Zeybek, 2002'den bu yana aktif siyaset yaptığını ve 10 yıldır milletvekili olduğunu hatırlatarak, benzer olaylarla geçmişte de karşılaştığını ancak ilk kez canlı yayında ölüm tehdidi aldığını söyledi.
Türkiye'den İskeçe Milletvekili Zeybek'in ölümle tehdit edilmesine tepkiZeybek, böylesi gerginliklerin kimseye faydası olmadığını belirterek, "Bunlar üzücü ve düşündürücü, çünkü biz her zaman hakların demokratik bir şekilde savunmasından yanayız. Yıllardır bu çerçevede hareket etmekteyim. Bu tür gerginliklerin ne azınlığa ne çoğunluğa faydası var. Biz birinci sınıf vatandaş olarak bu ülkede yaşamak istiyoruz. Biz ülkemizi seviyoruz. Tabii ki hak konusunda sorunlarımız var. Bunların da haklı mücadelesini vermekteyiz." diye konuştu.
- "Olayın kınanmaması üzücü"
Olayın ardından iktidar partisi Yeni Demokrasi'nin ve bazı Yunan basın organlarının, kendisinin bir Türk kanalında kullandığı "Türk azınlık" ifadesine tepki vermesini de değerlendiren Zeybek, şunları kaydetti:
"Üzücü olan, olaydan hiç bahsedilmemesi ve Yeni Demokrasi'nin bunu hiç kınamaması. Olaydan hiç bahsetmeyip, oradaki bir kelimeyi alıp büyütüyorsunuz. Düşünün, bir azınlık politikacısının karşılaştığı zorlukları. Bir çoğunluk milletvekili, herhangi başka bir bölgede canlı yayında bir vatandaştan tehdit alsa, hangi partiden olursa olsun, ne olurdu? Biz böyle şeyler istemiyoruz, amacımız bu değil. Bu tür olaylar bizi üzüyor ancak bu tür olayları kınamamak, tepki göstermemek daha büyük hata olur diye düşünüyorum."
Zeybek, olaya ilişkin olarak savcılık ve emniyet müdürlüğü gibi yetkili makamlara başvurduğunu belirterek, şimdilik ek koruma talebinin olmadığını ifade etti.
- "Demokrasiye darbe vurulması üzücü"
Demokrasilerde hak arama metodunun hukuk çerçevesinde olması gerektiğini vurgulayan Zeybek, "Biz demokrasiye inanan insanlarız. Beni en çok üzen olay, bu tür olayların Yunanistan'daki demokrasiye darbe vurması." ifadelerini kullandı.
- "Sadece azınlığı değil, çoğunluğu da temsil ediyorum"
Zeybek, kendisi ve partisinin son beş seçimde bölgesinde birinci parti olduğunu hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Ben yalnızca azınlığın haklarını temsil eden bir milletvekili değilim, çoğunluğu da temsil eden bir insanım. Çoğunluk seçmenlerin de oylarına talibim ve hayat görüşüm de o şekilde. Ben her zaman ilin problemlerini dile getirmeye çalıştım. Eğitim, sağlık, işçi hakları gibi toplumu ilgilendiren her sorunla ilgilenen bir milletvekiliyim. Tabii bunun yanında azınlığın problemlerini de görmezden gelemeyiz."
- "Milliyetçiliğe yatırım yapıldı"
Son dönemin, azınlık haklarını savunma açısından zorlaştığını belirten Zeybek, "Ekonomik krizle sosyal devletin yok olmasıyla en kolay satan milliyetçilik üzerine yatırım yapılmıştır. Bu da en fazla azınlık insanını etkilemiştir." dedi.
- Program sunucusu özür diledi
Zeybek'in bir izleyici tarafından tehdit edildiği programın sunucusu Panos Papadopulos, olayın kamuoyuna yansımasının ardından, izleyicinin tehditlerini kınadığını ifade ederek, "Programın sunucusu olarak özür diliyorum" dedi.
- SYRIZA'dan açıklama
SYRIZA'nın dış politikadan sorumlu ismi Yorgos Katrungalos ise yaptığı açıklamada, Lozan Antlaşması'nın Yunanistan'da Müslüman bir azınlık olduğu konusunda net olduğunu belirterek, "Buna (Müslüman azınlığa) Türk, Pomak, Roman kökenli insanlar dahildir. Avrupa ve ulusal hukuka göre kendilerini tanımlama haklarına sahiptirler." ifadelerini kullandı.
Bir milletvekilinin hayatı için tehdit edilmesi ve gazetecinin müdahalede bulunmamasının kabul edilemez olduğunu belirten Katrungalos, gazetecinin (program sunucusu) geri adım attığına da dikkati çekti.
- Bir izleyici canlı yayında Zeybek'i tehdit etmişti
Yerel yayın yapan Next TV'deki Anihti Grami (Açık Hat) programına canlı yayında bağlanan bir izleyici, Zeybek için "Bu Zeybek sopa istiyor. Bunu destekleyip seçim listelerine sokanlar da sopa istiyor." ifadelerini kullanmıştı.
Zeybek'i casus olmakla suçlayan izleyici, "Türkiye ve Yunanistan arasında savaş çıksa ben onu öldürürdüm." diye konuşmuştu.
- Ankara, olayın soruşturulmasını istemişti
Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise olaya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, "Yunan makamlarının, bu vahim olayı soruşturmasını ve failleri cezalandırmasını bekliyoruz." ifadesini kullanmıştı.